YTE
KAMİS
YTE
KAMİS Nedir ?
- Proje Hakkında
- Kullanılabilirlik
- Erişilebilirlik

T.C. Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK BİLGEM Yazılım Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (YTE) tarafından hayata geçirilen Kamu İnternet Siteleri Rehberi (KAMİS) Projesi, kamu internet sitelerinin kullanılabilirlik ve erişilebilirlik standartlarına uygun hale getirilmesini hedeflemektedir. Proje ile birlikte, kamu hizmeti sunan kurumların daha kullanılabilir ve erişilebilir internet sitelerine sahip olmaları için farkındalıklarının artırılması öngörülmektedir.
Proje kapsamında, Kamu İnternet Siteleri Rehberi (İş Paketi-1) ve Kamu İnternet Siteleri Rehberi Bilgilendirme Portali (İş Paketi-2) hazırlanmıştır.
Kamu İnternet Siteleri Rehberi’nde TS EN ISO 9241-151 (İnsan-Sistem Etkileşiminin Ergonomisi Standartları), WCAG ve ISO/IEC 40500:2012 (Web İçeriği Kullanılabilirlik Standartları ve Kriteri) standartlarında bulunan bilgilerin ve ölçeklerin daha kolay anlaşılmasını sağlayacak açıklama ve örnekler yer almaktadır. Ulusal ve uluslararası alanda yapılan çalışmaların, hazırlanan standart ve rehberlerin incelenmesi ile oluşturulan ve oldukça geniş bir kapsama sahip Kamu İnternet Siteleri Rehberi, akademisyenler, kullanılabilirlik uzmanları ve ilgili kurum yetkilileri tarafından verilen geri bildirimlerle olgunlaştırılmıştır. Hazırlanan rehberin, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Bilişim Teknolojileri Komisyonu tarafından verilen ISO 9241-151 ve ISO/IEC 40500 sertifikalarına yönelik yerine getirilmesi gereken kriterlerin daha anlaşılır hale getirilmesine ve örneklerle açıklanmasına katkı sağlaması beklenmektedir.
Kamu İnternet Siteleri Rehberi Bilgilendirme Portali ise, hazırlanacak rehberi desteklemek, yapılan çalışma sonuçlarının, görsellerin, bilgilendirme dokümanlarının ve tanıtıcı videoların paylaşılacağı bir internet sitesinin geliştirilmesini kapsamaktadır.
Kamu İnternet Siteleri Rehberi Projesi T.C. Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK BİLGEM Yazılım Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (YTE) tarafından yürütülmektedir.
Proje kapsamında TÜBİTAK BİLGEM YTE tarafından Kamu İnternet Siteleri Rehberi ve Kamu İnternet Siteleri Rehberi Bilgilendirme Portali hazırlanmaktadır.
Proje kapsamında TÜBİTAK BİLGEM YTE tarafından hazırlanan Kamu İnternet Siteleri Rehberi, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) tarafından ulusal bir standart/kriter haline getirilmektedir.
Hazırlanan kriterin, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnsan Bilgisayar Etkileşimi (İBE) Laboratuvarı tarafından gerçekleştirilen ISO 9241-151 ve ISO/IEC 40500 sertifikalandırma sürecinde uygulanması planlanmaktadır.





Kamu internet sitelerinin fazla sayıda ve çeşitlilikte olması, sunulan bilgi ve hizmetlerin kapsamı ve internet sitelerini geliştiren kişi ya da birimlerin farklılık göstermesi, kamu internet sitelerinde kullanılabilirliğin etkin, verimli ve tutarlı bir şekilde ele alınmasını zorlaştırabilmektedir. Kamu internet siteleri üzerinden sunulan hizmetlerin kalitesinin artırılması, tutarlılığın sağlanması ve kullanılabilirlik çalışmalarının etkili olarak uygulanabilmesi için son dönemde Türkiye’de yapılan çeşitli çalışmalar bulunmaktadır. Bu kapsamda;
- T.C Kalkınma Bakanlığı tarafından 2005 yılında elektronik ortamda kamu hizmeti sunan kurumların birlikte çalışılabilirliğinin desteklenmesi amacıyla “Birlikte Çalışabilirlik Esasları Rehberi” hazırlanmıştır. Rehber 2009 yılında güncellenerek ikinci sürümüyayınlanmıştır.
- TÜBİTAK tarafından 2006 yılında hazırlanan “Kamu Kurumları İnternet Sitesi Kılavuzu” ile kamu internet sitelerinde yer alan içeriklere yönelik standartlar belirlemiştir. Farklı ülkeler tarafından gerçekleştirilen benzer çalışmalar ve standartların incelemesi ile hazırlanan doküman güncellenmemiştir.
- TÜRKSAT tarafından 2009 yılında “Kamu Kurumları İnternet Siteleri Standartları ve Önerileri Rehberi” hazırlanmış, kamu internet sitelerinin geliştirilmesi aşamasında kullanılabilecek standartlar ve önerilerin sunulması planlanmıştır. Oldukça kapsamlı hazırlanan rehberi desteklemek amacıyla bir de internet sitesi hazırlanmış fakat zaman içinde yeni teknolojilere göre güncellenmemiştir.
Kullanılabilirlik, bir uygulamada belirlenen görevlerin, hedef kitle olarak tespit edilen kullanıcılar tarafından, gerekli eğitim ve teknik desteğin verilmesinin ardından, uygun çevre koşullarında kolaylıkla ve etkili biçimde kullanılabilmesi olarak tanımlanır.
Uluslararası Standartlar Kuruluşu (ISO) tarafından hazırlanan ISO 9241-11 numaralı standarda göre kullanılabilirlik, bir ürünün, belirli bir kullanıcı gurubu tarafından, belirlenen bağlam ve amaçlar çerçevesinde etkililiği, verimliliği ve kullanıcı memnuniyeti olarak tanımlanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, kullanıcıların işlemlerini gerçekleştirirken deneyimledikleri etkililik, verimlilik ve memnuniyetleri internet sitesinin kullanılabilirlik derecesini belirlemektedir.
Etkililik, kullanıcıların aradıkları içeriklere erişebilmelerinin ya da işlemlerini doğru bir şekilde tamamlayabilmelerinin göstergesidir. Verimlilik, kullanıcıların en kolay ve en hızlı bir şekilde erişmek istedikleri içeriklere ulaşabilmeleri ve işlemlerini gerçekleştirebilmeleri olarak ifade edilmektedir. Memnuniyet ise, internet sitesinin sağlamış olduğu etkililik ve verimlik ile bağlantılı olarak, kullanıcıların internet sitesini kullanırken yaşadıkları deneyimden ne kadar memnun olduklarını göstermektedir.

Bunun yanında, Nielsen’a göre kullanılabilirlik temel olarak öğrenilebilirlik, verimlilik, hatırlanabilirlik, hatalar ve memnuniyet olmak üzere 5 başlık altında incelenmektedir. Öğrenilebilirlik, sistemin ne kadar kolay öğrenilebildiğini; verimlilik, öğrenilen sistemin ne kadar verimli kullanılabildiğini; hatırlanabilirlik, belirli bir süre kullanılmasa bile daha sonra tekrar kullanıldığında sistem kullanımının kolaylıkla hatırlanabilmesini; hatalar, kullanıcıların hata yapma oranının düşük olmasını ve hata yapıldığında kolaylıkla düzeltilebilmesini; memnuniyet, kullanıcıların sistemi kullanırken ne kadar tatmin olup ve olumlu veya olumsuz düşüncelerinin ölçüsünü ifade etmektedir.
Kullanılabilirlik, kullanıcıların internet sitesini daha etkin ve verimli kullanmalarını sağlamanın yanında, kullanıcıların ilgili kuruma karşı olumlu bir algıya sahip olmalarını da desteklemektedir. Aradıkları bilgiye kolayca ulaşabilen ve işlemlerini zorlanmadan internet sitesi üzerinden tamamlayabilen kullanıcıların, kurumun verdiği hizmete karşı duyduğu memnuniyetleri de artacaktır. Bununla birlikte, kullanılabilirliğin internet sitesi geliştirme süreçlerine dâhil edilmesiyle, süreç sonunda yapılan kullanılabilirlik çalışması karşılaştırıldığında daha fazla maliyet ve zaman kaybına neden olabilecek sorunların önüne geçilmesi hedeflenmektedir.

Kullanılabilirliğin getirdiği mali kazanca, en yaygın kullanılan ve nüfus ve vatandaşlık hizmetinin verildiği bir e-Devlet servisi örnek olarak verilebilir. Vatandaşların bu sitede nüfus cüzdanlarına yönelik bir işlem yapılması için ilgili internet sitesini kullanmaları gerekmektedir. Tasarım sorunu nedeni ile her işlemde 10 saniye gereksiz zaman harcanıyorsa ve ülkede yaşayan 70 milyon kayıtlı vatandaş olduğu düşünüldüğünde;
70 Milyon * 10 saniye = 700 Msn => 8083 gün verim kaybı oluşmaktadır.
Özellikle kamu kurumlarının internet sitelerinin milyonlarca kullanıcısı olduğu düşünüldüğünde, bu siteler üzerinden e-Devlet hizmetleri almak isteyen vatandaşların kişi başına 1 saniyelik bir kayıplarının olması bile toplamda milyonlarca saniyelik verimlilik kaybına neden olabilmektedir.
Kullanılabilirlik prensiplerinin kamu internet sitelerine uygulanması ile birlikte,
- Kamu hizmetlerinin etkili, verimli ve memnuniyet verici bir şekilde sunulmasını kolaylaştırılacaktır.
- Vatandaşların hizmet almak ve bilgi edinmek için internet sitelerini kullanmaları sağlanacak, telefon görüşmeleri veya birebir kurum içinden hizmet alma gibi çalışanlara iş yükü getiren uygulamalar ve bunlara ayrılan kaynaklar azalacaktır.
- Kamu kurumlarına olan saygınlık ve güven artacak, kullanıcı memnuniyeti sağlanmış olacaktır.
Erişilebilirlik, herhangi bir ürünün, servisin, hizmetin, teknolojinin ya da ortamın engelliler ve yaşlılar dâhil olmak üzere herkes tarafından ulaşılabilir ve kullanılabilir olmasını ifade etmektedir. İnternet sitesi erişilebilirliği ise, hedef kullanıcı kitlesinin tamamının internet sitesine erişebilmesi, siteyi kullanabilmesi ve site içeriğini anlayabilmesi olarak ifade edilmektedir. Diğer bir ifadeyle, internet siteleri, belirli bir kullanıcı kitlesine değil engelli, yaşlı gibi farklı kullanıcı kitlelerine de hitap edecek tasarım ve içeriğe sahip olmalıdır.

İnternet siteleri geliştirilirken, görme, işitme, konuşma, fiziksel, algılama, sinirsel vb. engellere sahip kullanıcıların internet sitesine sorunsuzca erişebilmesi ve işlemlerini gerçekleştirebilmesi beklenmektedir. İnternet sitesi erişilebilirliğinin sağlanması için, sadece site arayüzünün değil kullanılan teknolojilerin de erişilebilirliği desteklemesi gerekmektedir. Bu nedenle, internet sitesi erişilebilirliğine yönelik hazırlanan uluslararası ilkelerin ve düzenlemelerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Türkiye, 2008 yılında imzaladığı Birleşmiş Milletler (BM) Engelli Hakları Sözleşmesi kapsamında “Fiziksel, sosyal, ekonomik ve kültürel çevreye, sağlık ve eğitim hizmetlerine, bilgiye ve iletişime erişimin engellilerin tüm insan haklarından ve temel özgürlüklerden tam yararlanmasını sağlamadaki öneminin kabul edileceğini” belirtmiştir.
Kamu kurumlarının vatandaşların tamamına eşit olarak hizmet etmesi beklenmektedir. Dolayısı ile kamu internet sitelerinin de toplumun her kesiminden vatandaşlar tarafından erişilebilir ve kullanılabilir olması gerekmektedir. Erişilebilir internet sitelerinin geliştirilmesi birçok ülkede yasal zorunluluk haline getirilmiştir. Özellikle kamu internet sitelerinin vatandaşların tamamına hitap edebilmesi için erişilebilirlik standartlarını yerine getirmesi önemlidir. Kamu internet sitelerinin bütün kullanıcılar tarafından erişilebilir olmasıyla, kuruma gidemeyecek durumda olan vatandaşların ya da engelli kullanıcıların da sunulan hizmetlerden faydalanması ve hayatlarının kolaylaştırılması sağlanacaktır.

BM Engelli Hakları Sözleşmesinde yer alan “Erişilebilirlik” başlıklı maddede (Madde 9);
“Taraf Devletler engellilerin bağımsız yaşayabilmelerini ve yaşamın tüm alanlarına etkin katılımını sağlamak ve engellilerin diğer bireylerle eşit koşullarda fiziki çevreye, ulaşıma, bilgi ve iletişim teknolojileri ve sistemleri dahil olacak şekilde bilgi ve iletişim olanaklarına, hem kırsal hem de kentsel alanlarda halka açık diğer tesislere ve hizmetlere erişimini sağlamak için uygun tedbirleri alacaklardır. Erişim önündeki engellerin tespitini ve ortadan kaldırılmasını da içeren bu tedbirler diğerlerinin yanında, aşağıda belirtilenlere de uygulanır:
(a) Binalar, yollar, ulaşım araçları ve okullar, evler, sağlık tesisleri ve iş yerleri dâhil diğer kapalı ve açık tesisler;
(b) Elektronik hizmetler ve acil hizmetler de dâhil olmak üzere bilgi ve iletişim araçları ile diğer hizmetler” ifadesi yer almaktadır. Dolayısıyla, kamu internet sitelerinin ve elektronik kamu hizmetlerinin engelli vatandaşlar tarafından erişilebilir ve kullanılabilir olması gerekmektedir.
İnternet sitelerinin erişilebilirliği ile ilgili temel ilkeler ISO/IEC 40500:2012 standardı ve WCAG 2.0’da (Web Content Accessibility Guidelines – Web İçeriği Erişebilirlik Kılavuzu) ele alınmaktadır. WCAG 2.0 kılavuzu, Dünya Çapında Ağ Birliği (W3C) tarafından belirlenmiş ve uluslararası geçerliliğe sahip 61 kriterden oluşmaktadır. Belirlenen 61 kriter A Düzeyi (25 kriter), AA Düzeyi (13 kriter) ve AAA Düzeyi (23 kriter) olmak üzere 3 seviyeden oluşmaktadır. A Düzeyi ilkeler, temel seviyede yerine getirilmesi beklenen standartları; AA düzeyi ilkeler yerine getirilmesi tavsiye edilen standartları, AAA düzeyi ilkeler ise yerine getirilmesi ideal olan standartları kapsamaktadır.